Hamile olup olmadığınızı merak ediyorsunuz. Dolayısıyla vücudunuzu dinlemeye başladınız ama hamilelik belirtileri nedir tam olarak bilemiyorsunuz… Merak etmeyin, bebek.com sizin için hamilelik dönemi ve hamilelik döneminde yaşayabilecekleriniz hakkında bilgi verecek bir kaynak.

Hamilelik belirtileri genellikle:

– Adet gecikmesi,

– Bulantı,

– İstifra,

– Halsizlik,

– Uyku hali,

– Kasıklarda batma-ağrı,

– Sürekli idrara çıkma isteği olarak görülmektedir.

Fakat bazı kadınlar yukarıda saydığımız hamilelik belirtilerini yoğun olarak hissedebilirken, bazı kadınlar ise bu hamilelik belirtilerini fiziksel olarak hissedemez. Dolayısıyla eğer planlı ve beklenen bir hamilelik dönemi yaşamıyorsanız ve hamilelik belirtilerini hissetmiyorsanız, hamile olduğunuzdan emin olamayabilirsiniz.

Hamile olduğumu kesin olarak nasıl anlarım?

Fiziksel hamilelik belirtileri, hamile olduğunuz hakkında size kesin bir bilgi vermeyecektir.

Eğer hala hamile olduğunuzdan tam olarak emin olamıyorsanız eczaneden aldığınız gebelik testini uygulayabilirsiniz. Kesin sonuç almak ve emin olmak için ise mutlaka bir sağlık kurumuna gidip kan testi yaptırmanızı gerekir.

HAMİLELİK BELİRTİLERİ: KOKU HASSASİYETİ

Hamilelik, anne adaylarında fiziksel ve psikolojik yönden birçok farklı değişimin yaşanabildiği bir süreçtir. Dünyaya yeni bir birey getirmenin sorumluluğu ile heyecan, mutluluk ve endişe gibi duygular oldukça yoğun hissedilir. Hamileler bu yeni sürece ruhsal anlamda adapte olmaya çalışırken, vücutları da gebelik hormonlarının etkisi ile aynı adaptasyonu kurmak için uğraşır.

Bu uyum sağlama çalışmaları, birçok farklı belirtinin ortaya çıkmasına yol açar. Hamileliğin ilk belirtileri arasında alışma evresinin ilk adımları görülür: Göğüslerde hassasiyet, yorgunluk, ani duygu- durum değişimleri, iştah ve kilo ile ilgili durumlar gibi. Ancak anne adaylarını en olumsuz etkileyen durumlar arasında mide bulantıları ve hamilelikte koku hassasiyeti yer almaktadır. Çünkü koku hassasiyeti, gebeliğin ilk zamanlarında oldukça sık görülen bir belirtidir.

Peki kokulara karşı oluşan bu duyarlılığın aslında sebebi nedir? Hamilelikte koku hassasiyetini önlemenin yolları var mı?

Kokulara Aşırı Duyarlılık Hamilelik Belirtisi midir?

Bazı kişilerin koku alma duyusu, diğer insanlara nazaran daha gelişmiş olabilir. Fakat genellikle kokulara duyarlılık, hamilelik döneminde çok daha sık karşılaşılan bir durumdur. Vücuttaki hormonal değişimler ve artan kan hacmi, koku reseptörlerini çok daha aktif duruma getirebilir. Böylelikle hem güzel hem de kötü kokular, hamileler tarafından daha kolay ayırt edilebilir hale gelir. Tek başına koku hassasiyeti için “Hamilelik belirtisidir.” demek doğru olmayacaktır. Ancak bu duruma iğrenme, öğürme isteği ve mide bulantısı da eşlik ediyor, rahatsızlık bu boyuta ulaşıyorsa, gebelik varlığından şüphe edilebilir. Zaman kaybedilmeden bir idrar veya kan testi yardımıyla gebelik testi yapılmalıdır.

Hamilelikte Koku Hassasiyeti Neden Olur?

Anne adayları, “hamilelikte koku duyarlılığı neden olur?” sorusunun cevabını merak edebilirler. Çünkü bu duyu sadece güzel kokuları algılarken değil, rahatsız edici kokuları da kolay algılamanıza yol açar. Bunun sonucunda mide bulantıları ve kusma isteği tetiklenebilir.

Bilimsel anlamda hamilelikte artan koku hassasiyetinin belli bir nedeni saptanamamıştır. Fakat bazı durumların koku duyarlılığını artırdığı yönünde görüşler bulunmaktadır.

• Gebelik hormonlarının seviyesindeki artış

Östrojen, progesteron ve Beta-hCG gibi hormonlar, gebeliğin en bilinen ve en etkili hormonları arasındadır. Annenin rahmini bebeğin tutunabilmesi için hazır hale getiren de, bebeğin gelişimini destekleyen de, annelerin yaşadığı değişimlerin ana nedeni de bu hormonlardır. Aniden yükselen östrojen ve Beta-hCG hormon seviyeleri, hamile bir kadının fizyolojik belirtiler yaşamasına sebep olabilir. Özellikle östrojen hormonunun gebelikte koku duyarlılığını artırdığı düşünülmektedir. Bu nedenle bir kadın, aniden sevdiği bir kokudan bile rahatsız olmaya başladıysa bu durum gebelik hormonlarından kaynaklı olabilir.

• Kan akışının hızlanması

Bir bebeğin varlığı ile birlikte anne adayının vücudundaki kan hacminde artış ve kan akışında hızlanma meydana gelir. Bunun nedeni, bebeğin ihtiyacı olan besin ve oksijenin sağlanması ve bebeğe daha kolay taşınmasıdır. Fakat bu artış ve hızlanma, aynı zamanda koku reseptörlerinin de daha duyarlı olmasına yol açar. Burundaki reseptörler hassaslaşarak kokuyu daha hızlı algılarlar. Hızlı kan akışı sayesinde sinyaller beyine çok daha hızlı ve yoğun şekilde iletilir. Beyindeki koku ile ilgili olan bölümler bu durumu daha yoğun algılar.

• Vücudun atık maddelere verdiği tepki

Bir diğer görüş ise, tiksinme ve öğürme reflekslerinin anneye sinyal verdiği düşüncesidir. Bir anne adayının kanındaki atık maddelerin vücuttan uzaklaştırılabilmesi için vücudun işaret verdiği, bebeğe zararlı olabilecek gıdaların ve maddelerin anneye kötü kokarak anneyi tüm bunlardan uzak tutmaya çalıştığı düşünülmektedir. Sigara, alkol, yoğun baharat kokularına olan hassasiyet, bu şekilde açıklanmaktadır.

Ne Tarz Kokulara Duyarlılık Artar?

Gebe bir kadın, özellikle hamilelik hormonlarının etkisi ile kokulara karşı çok daha hassas hale gelebilir. Güzel kokuları daha net fark edebildiği gibi normal zamanda rahatsız etmeyecek düzeydeki kokulardan bile aşırı bir rahatsızlık duyabilir.

Anne adaylarının en sık şikâyet ettiği koku türleri şu şekildedir;

• Yemek kokuları
• Eşyalara sinen kokular
• Parfüm
• Çiçek kokuları
• Sigara kokusu
• Ter kokusu
• Baharatlar
• Hava kirliliği

Normal bir kişiyi dahi rahatsız edebilecek etkide olan bu kokuların yanı sıra anne adayları için sevdikleri kokular da bu dönemde hassasiyet oluşturabilmektedir.

• Önceden çok sevdiğiniz bir parfüm,
• Çok sevdiğiniz bir yemeğin kokusu,
• Sevdiğiniz diğer aromatik kokular, bu dönemde rafa kaldırılması gerekenler listesine eklenebilir.

Koku Hassasiyeti Ne Kadar Sürer?

Hamilelik belirtileri, gebeden gebeye farklılık gösterir. Her belirti her anne adayında mutlaka ortaya çıkacak diye bir kural yoktur. Bazı kadınlar özellikle hamileliğin ilk aylarını oldukça rahat geçirirken bazıları ise gebelikte koku sorununu ve buna bağlı olarak ortaya çıkan bulantıları daha yoğun yaşayabilmektedir.

Hamileliğin ilk tirmesterı, koku hassasiyetinin en yoğun olduğu dönemdir. Bu duyarlılık genellikle hamileliğin ilk günleri ile başlar ve 3.aydan sonra azalarak ortadan kalkar. Nadir de olsa bazı kadınların gebelikleri boyunca belirli aralıklarla koku hassasiyetinin devam ettiği de gözlemlenmiştir.

Gebelikte Artan Koku Duyarlılığı için Alınabilecek Önlemler

Çoğu hamilelikte ilk 3 aydan sonra yani birinci trimesterın bitimiyle beraber kokulara karşı duyarlılıkta azalma görülür. O vakit gelinceye kadar hamilelerin sabırlı olması gerekir. Fakat bazı günlerde bu sıkıntı, günlük hayatınızı olumsuz etkileyerek keyfinizi kaçırabilir. Gebelikte artan koku hassasiyeti, birtakım önlemler ile kısmen de olsa azaltılabilir ve rahatsızlık hissi ortadan kaldırılabilir.

Kokulara olan duyarlılığı azaltabilecek önlemler, şu şekilde sıralanabilir;

• Bu süreçte çok kalabalık ortamlarda bulunmamaya özen gösterin.
• Her gün düzenli olarak dışarı çıkıp temiz hava alın.
• Bulunduğunuz ortamı, evi veya odayı sık sık havalandırın.
• Gerekiyorsa parfümünüzü değiştirin ya da bir süreliğine rafa kaldırarak kullanmayın.
• Aile bireylerinizden yanınızda sigara içmemeleri konusunda ricada bulunun ve sigara içilen ortamlardan uzak durun.
• Sizi iyi hissettirdiğini düşündüğünüz aromatik yağ ve kokuları kullanın.
• Kıyafetlerinizi daha sık yıkayın. Ancak yıkarken parfümlü deterjan ve yumuşatıcı kullanmamayı tercih edin.
• Yemek yaparken mutfağı havalandırın.
• Yemek yapmanıza engel olacak kadar şikâyetiniz varsa eşinizden veya diğer aile bireylerinizden destek alın.
• Kozmetik ürünleri ve temizlik malzemelerinin esansları duyarlılığınızı tetikliyorsa, kullandığınız ürünleri değiştirin ve kokusuz ürünler tercih edin.
• Buzdolabınızı daha sık temizleyin. Yoğun koku oluşumuna neden olan yiyecekleri buzdolabında uzun süreli muhafaza etmekten kaçının.

Hamilelikte koku hassasiyeti, çoğu zaman oldukça kısa süreli bir belirti olarak ortaya çıkar. Bu durumun geçici olduğunu kendinize hatırlatarak sevdiklerinizden size bu süreçte destek olmalarını isteyebilirsiniz.

Hamilelik Belirtileri Halsizlik ve Uykusuzluk

Hamilelik bazen bilinçli, bazen de farkında olmadan yaşanılan bir durumdur. İster planlı ister planlanmamış olsun farklı tecrübeleri de bünyesinde barındıran bir olaydır. Vücudunuzda yeşermeye çalışan minik filiz varlığını birtakım belirtilerle ortaya koyacaktır.

İlk olarak adetiniz kesilecek ve bununla birlikte başka belirtilerde ortaya çıkacaktır. Bu yazımızda hamilelik belirtileri arasında yer alan “halsizlik ve uykusuzluk” konusunu ele alacağız. Fakat bunun öncesinde kısaca halsizliğin tanımını yapmak konuyu doğru anlamakta yardımcı olacaktır. Ardından bu belirtiyi detaylı bir şekilde öğrenmeye çalışalım.

Halsizlik Nedir?

Fiziksel ya da zihinsel olarak yorgunluk ve zayıflık halidir. Yorgunluk, bitkinlik, kayıtsızlık gibi tanımlamaları da bulunmaktadır. Halsizlik kendi başına bir sorun değildir. Yaşanan bazı sorunların ön habercisi olarak ortaya çıkmaktadır.

Hamilelik Belirtisi Halsizlik Neden Olur?

• Vücudunuz bu zamana kadar yaşamadığı bir olayı tecrübe etmek için kendini hazırlar. Bu süreçte döllenme olduktan hemen sonra beden bebek için en önemli yaşam destek ünitesi olan plasentayı oluşturmak için fazlaca enerji harcar.
• Yaşanılan her belirtinin asıl nedeni olan hormonlardaki değişiklikler. Bebeğin oluşması ve büyümesi için artan hormon seviyeleri en büyük nedenlerdendir. Özellikle bu dönemde progesteron seviyeleriniz artış gösterecektir.
• Gebelikle birlikte metabolizma hızınız artmaya başlar, rahat bir doğum için kan seviyeniz yükselmeye başlar. Fakat bununla birlikte kan şekeriniz ve kan basıncınız düşmeye başlar. Bu durumların birleşmesiyle birlikte beden yorgun düşebilir.

Halsizlik Hamilelik Belirtisi midir?

Tek başına yorgunluk muhtemelen gebelik belirtisi değildir. Bunun yanında başka belirtilerinde ortaya çıkması bebek sahibi olma ihtimalinizi aklınıza getirebilir. Adet kesilmesi, göğüs hassasiyeti, sık idrara çıkma ile eşlik eden yorgunluk şikâyeti ancak belirti olarak sayılabilir.

Halsizlik Kalıcı Bir Durum mudur?

Bedeniniz muazzam değişikliklerden geçerken elbette bu belirtiler oldukça normaldir. Korkmanıza gerek olmadığınızı bilmelisiniz. Vücut bu duruma adapte olduktan sonra yorgunluk hissinizin geçeceğini bilmelisiniz.

Halsizliği Hafifletmek İçin Uygulanacaklar:

1. Çok geç saatlere kadar kalmayın.
2. Uyku için bir rutin oluşturun.
3. Kendinizi fazlaca yorgun hissediyorsanız aralıklarla ayaklarınızı yukarıya kaldırarak uzanabilirsiniz.
4. Eğer başka bir çocuğunuz daha varsa eşinizden ya da diğer aile üyelerinden dinlenmek için ona bakması için yardım isteyebilirsiniz.
5. Kendinizi daha çok yoran aktivitelere ara vermelisiniz.
6. Sağlıklı beslenmeye dikkat edin. Mideyi sürekli boş bırakmak enerji seviyenizi düşüreceğinden dolayı öğünlerinizde çok yemek tüketmeden az ve sık beslenmeye çalışmalısınız.
7. Açık havada yavaş yürüyüş egzersizleri yapabilirsiniz.
8. Yorgunluğunuzu artıracak kafeinli ürünlerden uzak durmalısınız.
9. Fırsat bulduğunuz her an dinlenmek iyi geleceğinden her anı değerlendirmelisiniz.

Şimdi ise hamilelik belirtileri içinde yer alan “uykusuzluk” konusu üzerinde duralım. Daha sonrasında bu belirti ile ilgili detayları ele alalım.

Dikkat Edilmesi Gerekenler:

• Kendinizi aşırı derecede yorgun hissetmeniz demir eksikliğini aklınıza getirmelidir. Demir eksikliğiniz olduğunuzdan endişe ediyorsanız şüphelerinizi netleştirmek için hekiminizden yardım almalısınız.
• Bazen fazlaca yorgun hissetmek bir depresyon belirtisi olabileceğinden dolayı. Sizi rahatsız edecek boyutta halsizlik şikayetinde hekiminizden yardım almanız yerinde bir davranış olacaktır.
• Halsizlik öz güven eksikliği, sebepsiz hüzünlü hissetme gibi belirtilerle birlikte ise doktorunuza başvurmalısınız.

Uykusuzluk Nedir?

Uykuya dalmayı ya da uykuda kalmayı engelleyen, erken uyanmaya neden olan tekrar uykuya dönmeyi zor kılan bir bozukluktur. Bu durum kendi başına bir problemde olabileceği gibi başka sorunların belirtisi olarak da ortaya çıkabilmektedir.

Hamilelik Belirtisi Uykusuzluk Neden Olur?

• Vücut gebelik gibi yeni bir duruma adapte olmaya çalışırken dengesinde bozulmalar olabilir. Bu tabi ki artan hormon seviyelerinden kaynaklanmaktadır.
• Artan hormon seviyesi aslında daha çok uyuma hissine neden olur. Gün içinde yapılan kestirmeler gece uyku dengesinin bozulmasına sebep olabilir.
• Sık idrara çıkma, bulantı, psikolojik değişiklikler gibi diğer belirtiler uyku kalitesinde değişikliklere yol açabilir.

Uykusuzluk Hamilelik Belirtisi midir?

Bütün belirtilerde olduğu gibi tek başına uykusuzluk hamilelik belirtisi olmayabilir. Bununla birlikte başka bulgularında olması size gebe olma ihtimalinizin olduğunu işaret edebilir. Çünkü uykusuzluk kadın veya erkekte hayatın belli dönemlerinde ortaya çıkabileceği için kesin olarak bir belirtidir demek pekte doğru olmayacaktır.

Uykusuzluk Kalıcı Bir Durum mudur?

İlk dönemde yaşadığınız değişiklikler bedeninizin sürece uyum sağlamaya çalışmasından kaynaklanmaktadır. Endişe edilecek bir durum olmadığını bilmelisiniz. Uykusuzluk kalıcı bir durum değildir. Fakat uykusuz kalmak ertesi gün yapılacak aktivitelerinizde sizi sıkıntıya sokabilir. Sağlıksız bir uyku maalesef başka sorunları da beraberinde getirebilir.

Uykusuz Kalmayı Önleyebilecek Küçük Önlemler:

1. Kendinize bir uyku rutini belirleyebilirsiniz. Yatmadan önce kitap okumak gibi.
2. Yatmadan önce Teknolojik aletlerden mümkün olduğunca uzak durmalısınız.
3. Ilık ayakta bir duş almak yatak öncesi sizi rahatlatabilir.
4. Kafeinli içecekler uykunuzun kaçmasına neden olacağından bunlardan uzak durmalısınız.
5. Gün boyunca su tüketimine devam etmelisiniz. Yalnız yatmadan bir kaç saat önce fazla su tüketiminde bulunmanız gece sık tuvalete gitmenize sebep olacaktır. Bu da sürekli uykunuzu bölecek ve uykuya tekrar dalmanıza engel olacaktır.
6. Akşam yemeklerini hızlıca yemekten kaçınmalısınız. Hızlı tüketim gece mide ekşimesine neden olacağından dolayı uykunuzu kaçırabilir.
7. Gece yatağa aç girmemelisiniz. Fakat protein seviyesi yüksek yiyecek tüketmek kan şekerinizi sabit tutacaktır. Yağlı yiyeceklerden kaçınmalısınız.
8. Gün boyunca yapacağınız kestirmeler gece uykunuzu etkileyeceği için sadece dinlenmelisiniz.
9. Anksiyetenizi artıracak düşüncelerden kendinizi uzak tutmaya çalışmalısınız. Rahatlamaya çalışmalısınız.
10. Uyku kalitenizin iyi olması için odanın serin, karanlık ve sessiz olması gerekmektedir.
11. 15-20 geçtikten sonra uykuya dalamamışsanız yataktan kalkmalısınız. Yatak içinde dönmek sizi daha çok strese sokacağından uykuya dalmanız daha da zorlaşacaktır.
12. Uykunuz gelir gelmez yatağınıza gitmelisiniz.

Dikkat Edilmesi Gerekenler:

• Doktorunuz önermediği sürece herhangi bir ilaç almamalısınız.
• Bazen uykusuzluk depresyondan da kaynaklanabilir. Eğer endişeli düşünce tarzınız, sebepsiz hüzün hissi, güven eksikliği gibi belirtilere sahipseniz doktorunuzdan yardım almalısınız.
• Ciddi boyutlarda uyku sorunu sizi depresyona sokabilir. Ayrıca yüksek tansiyon ve doğum sonrasında bebeğinize vakit ayıramayacak duruma gelebilirsiniz.
• Hayatınızı büyük oranda etkilemeyecek uyku sorunlarınızı yukarıda bahsettiğimiz küçük önlemlerle en aza indirgemeniz mümkündür.
• Ciddi bir uyku sorununuz varsa bunun çözümü için mutlaka doktorunuzdan yardım almalısınız.

Halsizlik ve uykusuzluk erken hamilelik belirtileri içerisinde sayılmaktadır. Fakat bu durumları yaşamanız kesinlikle gebe olduğunuz anlamına gelmemektedir. Bunlarla birlikte başka belirtilerinde görünmesi gerekmektedir. Adetten kesilme, sık idrara çıkma, mide bulantısı gibi şikayetlerinizle birlikte yorgunluk ve uykusuzlukta yaşıyorsanız hamile olmanız kuvvetle muhtemeldir.

Durumunuzu netliğe kavuşturmak adına gebelik testlerinden faydalanabilirsiniz. Daha net sonuç için kan testinden “HCG” hormon seviyenize baktırmalısınız. Çünkü bu size hamile olup olmadığınız konusunda daha sağlıklı bir bilgi verecektir.

Tüm erken gebelik belirtilerinin geçici olduğunu bilmelisiniz. Hamilelik güzel fakat meşakkatli bir süreçtir. Bu belirtiler maalesef yerini başka sıkıntılara bırakabilir. Tabi ki tüm bunların hepsini bir anda yaşayabileceğiniz gibi birkaçını da yaşamanız mümkündür. Bu durumlar hayatınızı ciddi anlamda sıkıntıya sokmadığı sürece endişe etmenizi gerektirecek bir durum olmadığını bilmelisiniz. Tatlı bebeğinizi kucağınıza aldığınızda tüm bunlar belleğinizde bir anı olarak kalacak.

HAMİLELİK BELİRTİLERİ: MİDE BULANTISI VE YANMASI

Mide, vücudun en hızlı etkilenen organlarından biridir. Özellikle gebelik gibi hassas dönemlerde mide ile ilgili şikâyetler daha sık görülür. Hamilelik belirtileri arasında sayılan mide bulantıları ve hamileliğin ilk haftalarından başlayıp son dönemlerine kadar devam edebilen mide yanması durumları, bu şikâyetlerin başında gelmektedir. Bu nedenle hamilelikte mide bulantısı ve hamilelikte mide yanması konuları, anne adaylarının en çok merak ettiği konuların ilk sıralarında yer alır.

Peki gebelikte bu mide sorunları neden olur, nasıl önlenir, neler iyi gelir, birlikte inceleyelim.

Hamilelikte Mide Bulantısı Neden Olur?

Aniden meydana çıkan mide bulantıları, birçok kişi tarafından erken hamilelik belirtisi olarak bilinmektedir. Bundan dolayı bir kadın bebek beklediğinden ilk olarak adet gecikmesi veya sabah bulantıları yaşadığında şüphelenir. Aynı durum bebek sahibi olacağınızı öğrendikten sonrası için de geçerlidir.

Anne adaylarının yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilen bulantı ve kusmaların nedeni ise tam bir merak konusudur.

Gebelikte yaşanan bulantıların nedenleri şu şekilde sıralanabilir;

• Hormon seviyelerindeki artış

Gebelik hormonlarından progesteron ve östrojenin seviyelerindeki ani yükselmeler, kadınlarda mide bulantısına yol açabilir.

• Anne adayının ilk gebeliği olması

Daha önceden bir hamilelik yaşamamış kadınların vücudunda ilk defa karşılaşılan bu duruma karşı bir adaptasyon süreci başlar. Bu adaptasyonun sonucu olarak da mide bulantıları görülebilir.

• Stres ve yetersiz beslenme gibi çevresel faktörler

Gebeliğe yönelik endişeler, stres ve kaygıyı tetiklerken koku hassasiyeti de yeme düzeninde bozulmalara yol açabilir. Uzun süreli açlıklar, yetersiz ve dengesiz beslenme, bu dönemde bulantı hissini artırabilir.

• Çoğul gebelikler

İkiz ve üçüz gebeliklerde kusma ve bulantı çok daha yoğun görülebilir. Birden fazla bebek varlığı, hormon seviyelerinin daha da yükselmesine ve buna bağlı olarak mide bulantılarının daha yoğun yaşanmasına sebep olabilir.

Hamilelerde Mide Bulantısı Ne Zaman Başlar, Ne Zaman Biter?

Bulantı ve kusma şikâyeti, her anne adayında kesin oluşması beklenen bir durum değildir. Bazı hamileler bu rahatsızlıkları oldukça yoğun ve ağır geçirirken bazı hamileler hiçbir belirti yaşamayabilir. Ancak genel olarak bulantı nedenleri de göz önüne alındığında bu sorunların daha çok gebeliğin ilk haftalarında ortaya çıktığı görülmektedir. 5. ve 8. hafta arasında mide bulantıları başlayabilir. Çoğunlukla hamileliğin ilk trimesterının yani ilk 3 ayının bitmesi ile (Ortalama 13-14. haftaların sonrasında) şikayetlerde azalma görülür.

Mide Bulantısına Ne İyi Gelir?

Bulantı ve kusmalar, anne adaylarının günlük yaşantılarını olumsuz yönde etkileyebilir. Özellikle çalışan hamileler ve sabah bulantılarını yoğun yaşayanlar, güne başlarken sıkıntı yaşayabilirler. Bu sıkıntıları hafifletmek ve bulantıları azaltabilmek amacıyla birtakım yöntemler denenebilir.

1. Öncelikle gün içerisinde devamlı bulantı sorunu yaşıyorsanız her duruma hazırlıklı olmalısınız. Özellikle evden çıkarken yanınıza poşet, peçete gibi acil durum malzemelerinizi ve tuzlu atıştırmalıklarınızı almayı unutmayın. Dışarıdayken çantanızda bu ürünleri mutlaka bulundurun.
2. Midenizi uzun süre boş bırakmayın. Uzun süreli açlıklar, mide bulantılarını artırır. Gün içinde azar azar ve sık sık beslenmeye gayret edin.
3. Sabah kalktığınızda midenizi bastırması için yanınızda tuzlu kraker gibi atıştırmalıklar bulundurun.
4. Gece uykuda uzun süre mideniz boş kalacağı için yatmadan önce hafif atıştırmalıklar yemeyi deneyin.
5. Midenizi rahatlattığını düşündüğünüz yiyecekleri tüketin.
6. Bulantılarınızı tetikleyen etkenleri ortadan kaldırın. Örneğin, kokulara olan hassasiyetiniz bulantınızı artırabilir. Bulantıyı artıran kokulara çözüm bulun.
7. Sıvı tüketiminize özen gösterin. Her gün yeterli miktarda su tüketin.
8. Bol bol temiz hava almaya çalışın.

Bu yöntemleri uygulayarak gebelikte mide bulantısı şikâyetlerinizi hafifletebilirsiniz.

Mide Yanması Nedir?

Mide yanması, mide ekşimesi veya reflü olarak da bilinen bir mide problemidir. Mide asidinin mideden yemek borusuna geri gelerek yemek borusunun iç yüzeyini tahriş etmesi durumudur. Oluşan tahriş sonucunda kişi, göğüs bölgesinde bir yanma hisseder.

Bazı durumlar reflüyü tetikleyebilir.

Hamilelikte Mide Yanması Neden Olur?

Anne adayları, bebeklerini dünyaya getirmek için hazırlanırken birçok fiziksel rahatsızlıkla da mücadele etmek durumunda kalabilir. Bunlar, gebeliğin bir getirisi olarak ortaya çıkarken doğumla birlikte birçoğu da ortadan kalkmaktadır. Ancak yine de “Gebelikte mide yanması neden olur?” sorusunun cevabı sıklıkla merak edilir.

Gebelik, midede yanma sorunu oluşmasına yol açan durumların başında gelmektedir. Çünkü gebelikte reflünün en büyük sebebi, hormonal değişimlerdir.

Progesteron hormonu, hamilelik döneminde etkili olan başlıca hormonlardan biridir ve rahim kasları başta olmak üzere vücuttaki kasları gevşetmekle sorumludur. Bu etkisi mideyi de olumsuz yönde etkilemektedir. Sindirimin yavaşlamasına yol açan progesteron, yemek borusu kapakçığını da gevşeterek midedeki asidin geri gelmesine sebep olmaktadır.

Hangi Besinler Mide Yanmasını Tetikler?

Bu dönemde bazı yiyeceklerin tüketiminin sınırlandırılması, gebelerde mide yanması durumunu önemli ölçüde azaltacaktır.

Mide ekşimesine yol açan besinler şu şekildedir;

• Kızartmalar
• Acılı, baharatlı yiyecekler
• Asitli içecekler
• Şekerli gıdalar
• Yağlı yiyecekler
• Sirke, limon, çikolata ve kahve içerikli gıdalar

Bu besinlerin çoğu, midede yanma yani ekşime sorununa yol açabilir. Ancak her kişinin bünyesi farklıdır ve bazı hamilelerin farklı gıdalara yönelik hassasiyeti de oluşabilir. Hangi yiyeceğin sizi rahatsız ettiğini takip ederek kendi önlemenizi almanız daha yararlı olacaktır.

Mide Yanması Gebeliğin Hangi Döneminde Ortaya Çıkar?

Hamilelikte reflü sorunu herhangi bir dönemde ortaya çıkabilir. Bu sorun, hamileliğin erken belirtileri arasında kendini gösterebildiği gibi gebeliğin son aylarına kadar dönem dönem devam edebilir. Özellikle son haftalara girildiğinde bebeğin iç organlara ve mideye yaptığı baskıda artış yaşanacağından dolayı bu haftalarda mide yanması şikâyetlerinde artış yaşanabilir.

Gebelikte Mide Yanması ile Nasıl Başa Çıkılır?

Keyifli bir hamilelik dönemi geçirmenize engel olacak mide problemleri yaşıyorsanız bazı küçük noktalara özen göstererek ekşime sorununa çözüm bulabilirsiniz.

• Aynı bulantı problemlerinde olduğu gibi ekşime sorunu için de az ve sık yemek en etkili yöntemdir. Böylelikle sindirimin yavaşladığı gebelik günlerinde midenizde besinlerin bulunma süresini kısaltır ve asit üretimini engellemiş olursunuz.
• Yatmadan önce hafif bir atıştırma yapmak, boş midenin asit üretmesini önlemek için yardımcı olur.
• Sindirime yardımcı olabilmesi amacıyla bol sıvı ve su tüketmeye özen gösterin.
• Vücudunuzun duruş pozisyonu, mideye yapılan baskı açısından büyük önem taşır. Yemek yedikten hemen sonra uzanmayın. Yediklerinizin yemek borusuna geri dönmesine ortam hazırlamış olursunuz.
• Yine baskıyı önlemek adına dik durmaya ve oturmaya dikkat edin.

Hamilelikte mide bulantısı veya hamilelikte mide yanması sorunu birçok gebenin ortak problemidir. Bazı zamanlar bu durumlarla mücadele etmek sizi zorlayabilir, fazlasıyla rahatsız hissettirebilir. Ancak her ne olursa olsun, sorunlarınıza çözüm bulmak için doktorunuzun önermediği herhangi bir mide ilacını kullanmamanız gerekir. Eğer bulantı ve yanmalar için ilaç tedavisi uygulamak istiyorsanız uzman bir doktora danışmalı ve onun önereceği ilaçları kullanmalısınız.

Kaynak:bebek.com